to cause to stop functioning properly or altogether

listen to the pronunciation of to cause to stop functioning properly or altogether
İngilizce - Türkçe

to cause to stop functioning properly or altogether teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

break
kırmak

Tom kapıyı kırmak için uğraşmaya başladı. - Tom began trying to break down the door.

Pencereyi kırmak için bir çekiç kullanıldı. - A hammer was used to break the window.

break
mola

Oralarda bir yerde bir çay molası verelim. - Let's have a tea break somewhere around there.

İşin yarısını yaptım ve şimdi bir mola verebilirim. - I've done half the work, and now I can take a break.

break
ortalık ağarmak
break
dağıtmak
break
(Bilgisayar) çık

Savaş çıksa ne yaparsın? - What would you do if war were to break out?

Ben dün kahvaltı etmeden evden çıktım. - I left home without having breakfast yesterday.

break
şafak atmak
break
yıkmak

Bizim sosyal engelleri yıkmak için çok çalışmamız gerekmektedir. - We must work hard to break down social barriers.

break
kırılma

Bambu eğildi ama kırılmadı. - The bamboo bent but did not break.

Plastik kolayca kırılmaz. - Plastic does not break easily.

break
çözmek
break
çatlatmak
break
kırma

Lütfen bu vazoyu kırmamak için dikkatli ol. - Please be careful not to break this vase.

O, oğlunun sigara içme alışkanlığı kırmaya çalıştı. - He tried to break his son's habit of smoking.

break
dizginlemek
break
bitmek
break
açmak
break
değişiklik
break
kesme bitir/kes
break
{f} batmak
break
sona erdirmek
break
kes,v.kır: n.aralık
break
parçalamak

Bir kazma sert zemin yüzeyleri parçalamak için kullanılan uzun saplı bir araçtır. - A pick is a long handled tool used for breaking up hard ground surfaces.

İngilizce - İngilizce
break

Adding 64-bit support broke backward compatibility with earlier versions.

to cause to stop functioning properly or altogether

    Heceleme

    to cause to stop functioning prop·er·ly or al·to·geth·er

    Türkçe nasıl söylenir

    tı kôz tı stäp fʌngkşınîng präpırli ır ôltıgedhır

    Telaffuz

    /tə ˈkôz tə ˈstäp ˈfəɴɢksʜənəɴɢ ˈpräpərlē ər ˌôltəˈgeᴛʜər/ /tə ˈkɔːz tə ˈstɑːp ˈfʌŋkʃənɪŋ ˈprɑːpɜrliː ɜr ˌɔːltəˈɡɛðɜr/