Bir dal çatırtısı duydum. - I heard a twig crack.
Bir dal çatırtısı duydum.
I heard a twig crack.
Çatlağı macunla tıkadı. - He stopped up the crack with putty.
Çatlağı macunla tıkadı.
He stopped up the crack with putty.
Bardakta bir çatlak var. - There is a crack in the glass.
Bardakta bir çatlak var.
There is a crack in the glass.
Tom kapıyı biraz aralık bıraktı. - Tom left the door open a crack.
Tom kapıyı biraz aralık bıraktı.
Tom left the door open a crack.