İngilizce - Türkçe
to carry through in a brazen manner. generally used with out or through teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- brazen
- sarı
- brazen
- tunçtan
- brazen
- utanmasız
- brazen
- küstah
- brazen
- şımarık
- brazen
- pirinçten
- brazen
- brazen a thing
- brazen
- brazenfacedyüzsüz
- brazen
- arsız
- brazen
- pirinç gibi
- brazen
- yüzünü kızdırmak
- brazen
- {s} madeni (ses)
- brazen
- {s} pirinçten yapılmış
- brazen
- yüzsüzlükle karşılamak
- brazen
- {s} pirinç
- brazen
- pirinç gibi/utanmaz
- brazen
- brazennessyüzsüzlük
- brazen
- brazen pişkinlik et
- brazen
- {s} utanmaz, yüzsüz
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
to carry through in a brazen manner. generally used with out or through teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- brazen
Sabina brazened it out before Mrs. Wygram, but inwardly she was resolved to be a good deal more circumspect.
to carry through in a brazen manner. generally used with out or through
Heceleme
to car·ry through in a bra·zen manner. gen·er·al·ly used with out or throughTelaffuz
Resimler
Favoriler