Tom bizim kurallarımızı izlemek zorundadır.
- Tom has to follow our rules.
Tom'u izlemek zorunda değiliz.
- We don't have to follow Tom.
Biz onu takip etmek zorunda değiliz.
- We don't have to follow her.
Tom'u takip etmek zorundayız.
- We have to follow Tom.
Köpeği her yerde onu gittiği yerden takip eder.
- His dog follows him wherever he goes.
Nereye giderseniz gidin, sizi takip edeceğim.
- No matter where you go, I'll follow you.
Bütün üyeler bu kurallara uymak zorundadırlar.
- All members must follow these rules.
Onların talimatlarına uymak zorundayız.
- We have to follow their instructions.
Buradan canlı çıkmak istiyorsan, beni izle.
- If you want to get out of here alive, follow me.
Follow these instructions to the letter.