to berate

listen to the pronunciation of to berate
İngilizce - Türkçe

to berate teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

rate
{i} oran

Aylık oran ne kadardır? - How much is the monthly rate?

İşsizlik oranı durgunluktan dolayı %5'e yükseldi. - The unemployment rate went up to 5% because of the recession.

rate
{i} değer

Doların değeri enflasyonun yükselme oranında düşer. - The value of the dollar declines as the rate of inflation rises.

Bunu nasıl değerlendirirdin? - How would you rate that?

rate
{i} hız

Japon ekonomisinin büyüme hızı bu yıl % 0.7'yi geçecek. - The growth rate of the Japanese economy will top 0.7% this year.

Çok yüksek bir hızda daktilo ile yazabilirim. - I can type at a very fast rate.

rate
{f} sınıflandırmak
rate
farzetmek
rate
(Bilgisayar) faiz_oranı

Parasını yüksek faiz oranıyla ödünç veriyor. - He lends money at a high rate of interest.

rate
değerini tahmin etmek
berate
azarlamak
berate
haşlamak
berate
azarla

Öğretmen işini kaybetti çünkü hata yapan öğrencileri acımasızca azarladı. - The teacher lost his job because he cruelly berated students who made mistakes.

maledict
{f} beddua et
rate
olarak değerlendirmek
rate
nispet
maledict
lanet
berate
{f} fırça atmak (Argo)
berate
fırça atmak
rate
{f} fiyat belirlemek
rate
{i} derece
rate
{i} değer, fiyat, ücret: hourly rate saat başına
rate
{f} layık olmak
rate
{i} belediye vergisi (İng.)
rate
mülk vergisi
rate
{f} sayılmak
rate
{f} hak etmek
İngilizce - İngilizce
rate
maledict
To chide or scold vehemently; to lecture or rate

During the rally, he berates the crowd for their cowardice.

If you berate someone, you speak to them angrily about something they have done wrong. Marion berated Joe for the noise he made. = chide, rebuke. to speak angrily to someone because they have done something wrong (rate (14-20 centuries))
{f} scold, rebuke, reproach
To rate or chide vehemently; to scold or lecture
To rate or chide vehemently; to scold
censure severely or angrily; "The mother scolded the child for entering a stranger's car"; "The deputy ragged the Prime Minister"; "The customer dressed down the waiter for bringing cold soup"
to berate