to become bent or curved

listen to the pronunciation of to become bent or curved
İngilizce - Türkçe

to become bent or curved teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bow
yay

Heracles'in yayını geri almalıyız. - We have to get Heracles' bow back.

Koyomi bir yay ve oklar satın aldı. - Koyomi bought a bow and arrows.

bow
(Tekstil) fiyonk
bow
baş eğerek selamlama
bow
eğmeç
bow
reverans yapmak
bow
reverans

O, Kraliçe'ye reverans yaptı. - He bowed to the Queen.

Tom kibarca Mary'ye reverans yaptı. - Tom bowed to Mary politely.

bow
baş

O, başıyla öğretmenini selamladı. - He bowed to his teacher.

Başla selamlama yerine tokalaştılar. - They shake hands instead of bowing.

bow
eğilmek

Japonya'da birisiyle karşılaştığında eğilmek kibarlıktır. - In Japan, it is polite to bow when one meets someone.

Japonya'da eğilmek yaygın bir nezakettir. - In Japan, bowing is common courtesy.

bow
kavis
bow
fiyonk biçiminde düğüm
bow
(fiil) eğmek, eğilmek, başla selamlamak, reverans yapmak, boyun eğmek; çekilmek
bow
{i} baş eğerek selamlama, reverans yapma
bow
başıyla selamlamak
bow
filikada pruvacı
bow
{f} boyun eğmek

Ona boyun eğmek istemiyorum. - I don't want to bow down to him.

bow
baş eğere
bow
bow eğil/eğ
İngilizce - İngilizce
bow

The shelf bowed under the weight of the books.

to become bent or curved

    Heceleme

    to be·come bent or curved

    Türkçe nasıl söylenir

    tı bîkʌm bent ır kırvd

    Telaffuz

    /tə bəˈkəm ˈbent ər ˈkərvd/ /tə bɪˈkʌm ˈbɛnt ɜr ˈkɜrvd/