to be unaware of

listen to the pronunciation of to be unaware of
İngilizce - Türkçe
habersiz olmak
unutmak
unaware of
bihaber (bir şeyden)
unaware of
den habersiz
unaware of
habersiz

Mary kendi güzelliğinden habersizdi. - Mary was unaware of her own beauty.

Sami, Leyla'yı yönlendiren tatmin edilemez hırstan tamamen habersizdi. - Sami was completely unaware of the insatiable greed driving Layla.

be unaware of
haberi olmamak
be unaware of
-in farkında olmamak, -den haberi olmamak, -den habersiz olmak: He is unaware of his surroundings. Çevresindekilerin farkında değil. They are
be unaware of
farkında olmamak
be unaware of
habersiz olmak
unaware of
-den habersiz
to be unaware of

    Heceleme

    to be un·a·ware of

    Türkçe nasıl söylenir

    tı bi ʌnıwer ıv

    Telaffuz

    /tə bē ˌənəˈwer əv/ /tə biː ˌʌnəˈwɛr əv/