to be surrounded

listen to the pronunciation of to be surrounded
İngilizce - Türkçe
çevrili olmak
surrounded
sarılmak
surrounded
çevrilmiş

Tom muhabirler tarafından çevrilmiş mahkeme salonundan çıktı. - Tom walked out of the courtroom, surrounded by reporters.

Bina dikenli tel çitle çevrilmiş. - The building is surrounded by a barbed wire fence.

surrounded
çevrelenmek
surrounded
{f} çevir

Polisler binayı çevirdi. - The police have surrounded the building.

Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi. - Lions surrounded Tom on all sides.

surrounded
(Nükleer Bilimler) kuşatılmış

Sabaha kadar düşman ordusunun kampı kuşatılmıştı. - Until the morning, the camp of the enemy army was surrounded.

Soyguncu on tane polis tarafından kuşatılmış durumdaydı. - The robber stood surrounded by ten policemen.

surrounded
(sıfat) çevrili
surrounded
{s} çevrili

Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu. - An old man sat surrounded by his grandchildren.

Biz ağaçlarla çevrili bir otelde kaldık. - We stayed at a hotel surrounded by trees.

to be surrounded

    Türkçe nasıl söylenir

    tı bi sıraundıd

    Telaffuz

    /tə bē sərˈoundəd/ /tə biː sɜrˈaʊndəd/

    Videolar

    ... This is your living room, by the way, of the future.  You're going to be surrounded by ...
    ... to get motivated by being surrounded by people ...