Transit halindeyken radyo dinlerim.
- I listen to the radio while in transit.
Transit halindeyken radyo dinlerim.
- I listen to the radio while in transit.
O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi.
- She promised her father to be in time for lunch.
Tom'un yerinde olmak istemem.
- I wouldn't like to be in Tom's shoes.
... transit commute time cards and more cards for music, ...
... compare driving with public transit on the map. ...