Tom duyulmak için bağırmak zorunda kaldı.
- Tom had to shout to be heard.
Duyulmak için yeterince yüksek sesle konuşun.
- Speak loud enough to be heard.
Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
- Never have I heard anyone say a thing like that.
John'dan başka hiç kimse onu duymadı.
- Nobody but John has heard of it.
Herkes tarafından duyulmak için yeterince yüksek sesle konuştum.
- I spoke in a voice loud enough to be heard by everyone.
Tom duyulmak için bağırmak zorunda kaldı.
- Tom had to shout to be heard.
... >>Doctorow: Yeah, I just heard that at the weekend that there's a user override. And ...
... ever heard about yourself? ...