to be accepted

listen to the pronunciation of to be accepted
İngilizce - Türkçe

to be accepted teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

sit
{f} (bir yerde) kalmak, durmak; bulunmak: The statue's been sitting in that corner for years. Heykel yıllardır o
accepted
{s} kabul edilen
sit
{f} oturuma katılmak
sit
{f} poz vermek
sit
toplantı yapmak
sit
otur

İngiliz, Belçikalı ve Hollandalı bir meyhaneye girer ve tezgahta otururlar. Barmen söyler, Bir dakika bekleyin, bu bir şaka mı ne? - An Englishman, a Belgian and a Dutchman enter a pub and sit down at the counter. Says the barkeeper, Wait a minute, is this a joke or what?

Senin yanına oturabilir miyim? - Can I sit beside you?

sit
{f} kuluçkaya yatmak
sit
{f} yola getirmek
sit
ressam veya heykeltıraşa modellik etmek
sit
resim çektirmek için poz vermek
sit
{f} (sat, --ting)
sit
binip oturmak
accepted
kabul görmüş

Bu küresel şirket genel olarak kabul görmüş muhasebe ilkelerini izliyor. - This global company follows generally accepted accounting principles.

accepted
kabul edildi

O, kısa sürede aileye kabul edildi. - He was soon accepted into the family.

Sigara içmenin zararlı olduğu iddiası kabul edildi. - The argument that smoking is injurious has become accepted.

accepted
kabul edilmek

Girişler artık kabul edilmektedir. - Entries are now being accepted.

O teori genelde kabul edilmektedir. - That theory is generally accepted.

accepted
(Bilgisayar) kabul

Onun davetini kabul ettim. - I accepted her invitation.

Onlar onu şehrin en iyi doktoru olarak kabul ettiler. - They accepted him as the city's best doctor.

be accepted
kabul görmek
be accepted
kabul olmak
sit
{f} burnunu sürtmek
sit
{f} konmak
accepted
{f} kabul et

Ben, makaleyi bir seyahat dergisi tarafından kabul ettirdim. - I had the article accepted by a travel magazine.

Kısacası, sorumluluğu kabul etmeliydin. - In brief, you should have accepted the responsibility.

sit
(for ile) (sınava) girmek
sit
görev almak
sit
{f} binmek
sit
oturmak

Nerede oturmak istiyorsun? - Where do you want to sit?

Oturmak istiyor musunuz? - Do you want to sit down?

be accepted
kabul edilmez
sit
(fiil) oturmak, poz vermek, modellik yapmak, sınava girmek, konmak, tünemek, kuluçkaya yatmak, toplanmak, oturuma katılmak, tam oturmak, yola getirmek, burnunu sürtmek, binmek, oturtmak
accepted
{s} makbul
accepted
{s} tanınan
be accepted
kabul edilmek

Tom kabul edilmek istedi. - Tom wanted to be accepted.

İngilizce - İngilizce
sit
Accepted
accept

Your apology is accepted. - Your apology's accepted.

She was accepted at Harvard. - She was accepted to Harvard.

accepted
generally accepted or used; "accepted methods of harmony and melody"; "three accepted types of pump
accepted
{s} agreed, approved; acknowledged
accepted
generally approved or compelling recognition; "several accepted techniques for treating the condition"; "his recognized superiority in this kind of work"
accepted
generally agreed upon; not subject to dispute; "the accepted interpretation of the poem"; "an accepted theory"
accepted
widely accepted as true or worthy; "the accepted wisdom about old age"; "a received moral idea"; "Received political wisdom says not; surveys show otherwise"- Economist widely or permanently accepted; "an accepted precedent"
accepted
Accepted ideas are agreed by most people to be correct or reasonable. There is no generally accepted definition of life It is accepted wisdom that science has been partly responsible for the decline of religion. see also accept. considered right or suitable by most people
accepted
past of accept
be accepted
be approved, be popular with people
to be accepted

    Heceleme

    to be ac·cept·ed

    Türkçe nasıl söylenir

    tı bi äkseptîd

    Telaffuz

    /tə bē akˈseptəd/ /tə biː ækˈsɛptɪd/

    Videolar

    ... as the number of papers you get accepted ...
    ... It's the kind of person who gets accepted by Harvard ...