İlgilendiğim adamda arzuyu uyandırmak için ne yapmalıyım?
- What should I do to arouse desire in the man I'm interested in?
Onun hikayesi benim şüphemi uyandırdı.
- His story aroused my suspicion.
Bugünün Pekin'i bende çok derin bir etki bıraktı ve merakımı uyandırdı.
- Today's Beijing has given me a very deep impression and aroused my curiosity.
İlgilendiğim adamda arzuyu uyandırmak için ne yapmalıyım?
- What should I do to arouse desire in the man I'm interested in?
Onu uykusundan uyandırmayın.
- Don't arouse him from his sleep!