Tom kayaya tırmanma girişiminde bulunuyor.
- Tom is attempting to climb the rock.
Tom ve Mary John'u öldürme girişiminde bulundular.
- Tom and Mary attempted to murder John.
O, kendini öldürmeye teşebbüs etti.
- She attempted to kill herself.
Tom sorun hakkında bir şey yapmaya teşebbüs eden tek kişiydi.
- Tom was the only one who even attempted to do something about the problem.
Bunu tek başına yapmaya kalkışma.
- Don't attempt to do this by yourself.
Diğer insanların eşyalarını çalmaya kalkışma!
- Don't attempt to steal other people's belongings!
Tüm çabalarımız boşunaydı.
- All our attempts were in vain.
Sorunu düzeltmeye çabalıyoruz.
- We're attempting to correct the problem.
Başyapıtlar yalnızca başarılı denemelerdir.
- Masterpieces are only successful attempts.
Adamın sigarayı bırakmak için yaptığı üçüncü deneme başarısızlıkla son buldu.
- The man's third attempt to stop smoking ended in failure.
Dan soyguna girişmek istedi.
- Dan wanted to attempt the robbery.
Onunla iletişim kurmaya çalışıyorlar.
- They're attempting to contact her.
Tom sonuçları tahmin etmeye çalıştı.
- Tom attempted to predict the results.
The revolutionaries made several attempts on the monarch's life.
... Anand play, or, rather, attempt to play, Cordy using a game controller. ...
... And the Mundaneum was an attempt to index all the ...