to assure that something will get done right

listen to the pronunciation of to assure that something will get done right
İngilizce - Türkçe

to assure that something will get done right teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

guarantee
garanti

O, kölelerinin özgürlüğünü garantiledi. - He guaranteed his slaves' freedom.

Düşünce özgürlüğü anayasa tarafından garanti altına alınmıştır. - Freedom of thought is guaranteed by the constitution.

guarantee
güvence

Başarımız güvence altındadır. - Our success is guaranteed.

Tom hiç güvence vermiyor. - Tom's not making any guarantees.

guarantee
{f} garantiye almak
guarantee
garantı
guarantee
garantör
guarantee
güvence vermek
guarantee
(Kanun) kişisel teminat
guarantee
kefillik
guarantee
(neyinse olacağına) söz vermek
guarantee
kefil olmak
guarantee
garanti etmek
guarantee
(isim) garanti, güvence, teminât, kefalet, kefil
guarantee
(fiil) garanti etmek, garantiye almak, kefil olmak, söz vermek, teminât vermek
guarantee
{i} kefil

O onun borçlarına kefil oldu. - She guaranteed his debts.

Babam borçlarım için kefil oldu. - My father stood guarantee for my debts.

guarantee
kefil ol/garanti ver
guarantee
{i} kefalet
guarantee
{f} söz vermek
guarantee
kefil/teminat/garanti
İngilizce - İngilizce
guarantee
to assure that something will get done right

    Heceleme

    to as·sure that some·thing will get done right

    Türkçe nasıl söylenir

    tı ışûr dhıt sʌmthîng wıl get dʌn rayt

    Telaffuz

    /tə əˈsʜo͝or ᴛʜət ˈsəmᴛʜəɴɢ wəl ˈget ˈdən ˈrīt/ /tə əˈʃʊr ðət ˈsʌmθɪŋ wəl ˈɡɛt ˈdʌn ˈraɪt/