Odada hiç kimse yoktu.
- There was hardly anyone in the room.
Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.
- They said they hadn't seen anyone.
Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
- Well, yes, but I don't want anyone to know.
Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
- Never have I heard anyone say a thing like that.
Odada hiç kimse yoktu.
- There was hardly anyone in the room.
Tom kimseyle konuşmak istemiyordu.
- Tom didn't want to speak to anyone.
Tom'un yerine koymak için herhangi birisini bulamıyoruz.
- We haven't been able to find anyone to replace Tom.
O, herhangi birisine olabilirdi.
- It could happen to anyone.
O bu şehirdeki başka herkesten daha zengindir.
- He is richer than anyone else in this town.
O, anne ve babası dışında herkesten eleştiri kabul eder.
- She accepts criticism from anyone but her parents.
Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
- Well, yes, but I don't want anyone to know.
Yemek yemek isteyen başka birisi var mı?
- Is there anyone else wanting to eat?
Her kimin ihtiyacı olursa ona yardım et.
- Give help to anyone who needs it.
Odada hiç kimse yoktu.
- There was hardly anyone in the room.
Yemek yemek isteyen başka birisi var mı?
- Is there anyone else wanting to eat?
Birisi müziğe olan ilgisini geliştirebilir.
- Anyone can cultivate their interest in music.
Burada herhangi bir kimseyi tanımıyorum.
- I don't know anyone here.
İstediğin herhangi bir kimseyi getirebilirsin.
- You may bring anyone you want.
... If you sit still so long-- you know this better than anyone ...
... This device is going to launch in about a month or so. So it's not available to anyone ...