to accuse or charge by an exhibition of articles

listen to the pronunciation of to accuse or charge by an exhibition of articles
İngilizce - Türkçe

to accuse or charge by an exhibition of articles teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

article
fıkra
article
harfi tarif, harfi tenkir
article
{i} eşya

Bu eşyalar satılık değildir. - These articles are not for sale.

Bir palto bir giyim eşyasıdır. - A coat is an article of clothing.

article
ey
article
fasıl
article
(Ticaret) mal

Bu mallar gümrük vergisinden muaftır. - These articles are all exempt from duty.

article
(sözleşme) madde
article
yazı

Makale Fransızca yazılmış. - The article was written in French.

Bir makale yazıyorum. - I am writing an article.

article
bitki boumu articles of apprenticeship usta ile çırak arasında anlama articles of association şirket mukavelesi
article
makale

Bugünkü gazetede baş makaleyi okudun mu? - Have you read the leading article in today's paper?

O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır. - That's the computer he used to write the article.

article
tanımlık
article
parça

İsimler, zamirler, fiiller, sıfatlar, zarflar, makaleler, edatlar, bağlaçlar, ve ünlemler İngilizcede konuşma parçalarıdır. - Nouns, pronouns, verbs, adjectives, adverbs, articles, prepositions, conjunctions, and interjections are the parts of speech in English.

article
{i} şey

Bu makale bana TV'de gördüğüm bir şeyi hatırlatıyor. - This article reminds me of something I saw on TV.

Çantasında çeşitli şeyler var. - There are a variety of articles in her purse.

article
{i} bent
article
{f} sözleşmeyle bağlamak
article
{i} nesne
article
(fiil) sözleşmeyle bağlamak; çırak olarak vermek
article
{i} madde

Japonya umarım anayasasının 9. maddesine uyar. - I hope that Japan will abide by Article 9 of her Constitution.

Sözleşme maddesini yine oku. - Read the article again.

İngilizce - İngilizce
article
to accuse or charge by an exhibition of articles

    Heceleme

    to ac·cuse or charge by an ex·hi·bi·tion of articles

    Türkçe nasıl söylenir

    tı ıkyuz ır çärc bay ın eksıbîşın ıv ärtıkılz

    Telaffuz

    /tə əˈkyo͞oz ər ˈʧärʤ ˈbī ən ˌeksəˈbəsʜən əv ˈärtəkəlz/ /tə əˈkjuːz ɜr ˈʧɑːrʤ ˈbaɪ ən ˌɛksəˈbɪʃən əv ˈɑːrtəkəlz/