to a great extent or degree; highly

listen to the pronunciation of to a great extent or degree; highly
İngilizce - Türkçe

to a great extent or degree; highly teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

most
en
most
{i} en fazla miktar
most
birçoğu

Birçoğu okuyamıyordu ya da yazamıyordu. - Most were unable to read or write.

most
(zarf) en
most
çok

Bombay, Hindistan'ın en çok nüfusa sahip şehridir ve dünyadaki ikinci en çok nüfusa sahip şehirdir. - Mumbai is the most populous city in India and the second most populous city in the world.

Hiç şüphe yok ki İngilizce dünyada en çok konuşulan dildir. - It isn't a surprise that English is the world's most spoken language.

most
s
most
pek

Go büyük ihtimalle benim ülkemdeki en popüler Japon oyunu olsa da o bile bazı üniversite öğrencileri dışında pek bilinmiyor. - Although Go is probably the most popular Japanese game in my country, at most only a few university students know it.

Uzaktan bakıldığında pek çok şey hoş görünecektir. - If you look from afar, most things will look nice.

most
adl

Çoğu takımyıldızı adlarını verdikleri yaratıklara ve karakterlere benzemez. - Most constellations don't really resemble the creatures or characters they are named after.

most
en büyük kısım
most
{s} çoğu, pek çok: Most of these people spend their evenings watching television. Bu insanların çoğu gece televizyon izler
most
at most olsa olsa
most
for the most part umumiyetle
most
başlıca
most
ekseriyet
most
(sıfat) en çok, en fazla, pek çok
most
(isim) en fazla miktar, en fazlası, çoğu
most
{i} en fazlası
İngilizce - İngilizce
most
to a great extent or degree; highly