to a considerable degree, to a great extent

listen to the pronunciation of to a considerable degree, to a great extent
İngilizce - Türkçe

to a considerable degree, to a great extent teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

heavily
ağır bir biçimde
heavily
ağırca
heavily
ağır

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

Benim karaciğerim ağır biçimde hasar görmüştür. - My liver is heavily damaged.

heavily
çok

Yola koyulamadılar çünkü çok kar yağdı. - They could not set out because it snowed heavily.

Bill babasının çokça sigara içmesinden nefret ediyor. - Bill hates his father smoking heavily.

heavily
aşırı derecede

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz. - The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years.

Aşırı derecede yağmur yağıyor. - It is raining heavily.

heavily
ağır şekilde

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü. - The building was heavily damaged by fire.

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

heavily
şiddetle

Tom şiddetle öksürmeye başladı ve onun sağlığı hakkında endişeliyim. - Tom has started coughing heavily and I'm worried about his health.

Ne kadar şiddetle kar yağarsa yağsın gitmek zorundayım. - No matter how heavily it snows, I have to leave.

İngilizce - İngilizce
heavily

heavily tattooed.

to a considerable degree, to a great extent