tinily

listen to the pronunciation of tinily
İngilizce - Türkçe

tinily teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

tiny
mini mini
tiny
minik

Sen onu son gördüğünde o daha minik bir bebekti. - The last time you saw her, she was just a tiny baby.

Tom sebze bahçesine minik domates fidelerini dikkatlice dikti. - Tom carefully transplanted the tiny tomato seedlings into his vegetable patch.

tiny
minicik
tiny
küçücük

Tom, Mary'nin donutundan küçücük bir ısırık aldı. - Tom took a tiny bite out of Mary's donut.

Evler ve arabalar gökyüzünden küçücük görünüyorlardı. - The houses and cars looked tiny from the sky.

tiny
ufacık

Dünya ve Güneş, Samanyolu Galaksi'sindeki milyarlarca yıldız arasında sadece ufacık noktadırlar. - The Earth and Sun are just tiny dots among the billions of stars in the Milky Way Galaxy.

Bebek ufacık elini uzattı. - The baby held out his tiny hand.

tiny
{s} minnacık

Onu son gördüğünde, o sadece minnacık bir bebekti. - The last time you saw her, she was just a tiny baby.

tiny
ufacık tefecik
tiny
minimini
tiny
küçük

O, bana küçük bir oyuncak aldı. - She got me a tiny toy.

Dünyamız evrenin sadece küçük bir parçasıdır. - Our world is only a tiny part of the universe.

tiny
bacak kadar
tiny
çok küçük
tiny
bit kadar
tiny
ufaklık
tiny
ufak tefek
tiny
{s} mini

Tom sebze bahçesine minik domates fidelerini dikkatlice dikti. - Tom carefully transplanted the tiny tomato seedlings into his vegetable patch.

Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır. - In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.

tiny
ufak çocuk
İngilizce - İngilizce

tinily teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

tiny
very small
tiny
{a} diminutive, puny, little, small, slender
tiny
Something or someone that is tiny is extremely small. The living room is tiny Though she was tiny, she had a very loud voice
tiny
Very small; little; puny
tiny
{s} miniature, very small
tiny
very small; "diminutive in stature"; "a lilliputian chest of drawers"; "her petite figure"; "tiny feet"; "the flyspeck nation of Bahrain moved toward democracy"
tiny
teensy
tinily