tight spot

listen to the pronunciation of tight spot
İngilizce - Türkçe
(deyim) güç bir durumda bulunmak
get out of a tight spot
vartayı atlatmak
in a tight spot
sıkıntıda
in a tight spot
zor durumda

Sami zor durumda olduğunu biliyordu. - Sami knew he was in a tight spot.

Ben kendimi zor durumda buldum. - I found myself in a tight spot.

in a tight corner/spot
sıkışık bir durumda, sıkıntıda, zor durumda, belada
İngilizce - İngilizce
a difficult position
tight spot