Tom ve Mary aynada kendilerine baktılar.
- Tom and Mary looked at themselves in the mirror.
Odada kendilerine barikat yaptılar.
- They barricaded themselves in the room.
Kendilerini geleneksel bir sistem içinde asla birlikte bulmamış olan diller Tatoeba'da bağlanabilirler.
- Languages that would have never found themselves together in a traditional system, can be connected in Tatoeba.
Maria ve Natalia alışverişe giderler. Kendileri için bir şeyler alırlar.
- Maria and Natalia go shopping. They buy something for themselves.
Gençler, kendilerini bir şeye yaşlı insanlardan daha çabuk adapte ederler.
- Young people adapt themselves to something sooner than old people.
Hiç kimse tam olarak kaç kişinin kendilerini hippi kabul ettiklerini bilmez.
- No one knows exactly how many people considered themselves hippies.
(for emphasis): The children did this themselves.
(for emphasis): They are going to try climbing Mount Everest themselves.