Shylock aç gözlü, ve daha kötüsü,çok pintidir.
- Shylock is greedy, and what is worse, very stingy.
Derhal doktoru çağır, yoksa hasta daha kötü olacak.
- Send for the doctor at once, or the patient will get worse.
Daha da kötüsü, kar yağmaya başladı.
- To make matters worse, it began snowing.
Rüzgar şiddetli esiyordu ve daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı.
- The wind was blowing violently, and to make matters worse, it began raining.
Belirtiler daha da kötüleşiyorsa bir doktora danışmalısın.
- You should consult a doctor if the symptoms get worse.
Bugün hava dünkünden daha kötü.
- The weather today is worse than yesterday.
Her şeyin daha beteri de vardır.
- It could always be worse.
Sen ondan daha kötüsün.
- You're worse than him.
Sen ondan daha kötüsün.
- You're worse than her.
Bundan daha beter olabilir mi bilemiyorum!
- I don't know if it could get any worse than this!
Her şeyin daha beteri de vardır.
- It could always be worse.
Tom'un başı düşündüğümden daha çok dertte.
- Tom is in worse trouble than I thought.
Hayatta ölümden daha kötü şeyler var. Siz hiç bir akşamı bir sigorta satıcısıyla geçirdiniz mi?
- There are worse things in life than death. Have you ever spent an evening with an insurance salesman?
Ben daha kötü şeyler duydum.
- I've heard of worse things.
Tom düşündüğümüzden daha kötü durumda.
- Tom is in worse shape than we thought.
Tom bundan çok daha kötü durumdaydı.
- Tom has been in far worse situations than this.
She was very ill last week but this week she’s worse.
Her leg is infected. Still worse, she's developing a fever.
His mood took a turn for the worse.
He drives worse than anyone I know.
Your exam results are worse than before.
... In fact, we're going to make it worse. ...
... improve, if they’re educated or could get worse if they are warehoused in old people’s ...