Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.
- A person's heart is approximately the same size as their fist.
Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir.
- Fahrenheit is a German inventor who invented the thermometer. At the same time, his name is given to a unit of temperature.
Tom tam olarak Mary gibi aynı şekilde hissediyor.
- Tom feels exactly the same way as Mary does.
O, işi babasının yaptığı gibi aynı şekilde yaptı.
- He did business in the same manner as his father did.
Ben sadece aynısını John'a söylüyordum.
- I was just saying the very same thing to John.
Aynı hatayı tekrar yaptın.
- You have made the very same mistake again.
... Well, believe it or not, that same comet, the very same comet that initiated the British ...
... to do is to go back to the very same policies that got us there. ...