Ben kısa bir ara rica etmek istiyorum.
- I would like to request a short recess.
Tom bir şeyin yapılmasını rica etmek yerine bir şeyin yapılmasını her zaman talep eden türden bir insan.
- Tom is the type of person who always demands that something be done rather than request that it be done.
Bu bir istek mi yoksa bir emir mi?
- Is that a request or an order?
O şarkı için çok istek almıyorum.
- I don't get a lot of requests for that song.
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
- If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.
Siyasi sığınma talep ediyorum.
- I'm requesting political asylum.
Komşu ağacını kesme ricamı reddetti.
- My neighbor rejected my request to cut his tree.
Bu konuyla ilgili rican kabul edildi.
- Your request of this matter has been accepted.
Onun yardımını istemenin faydası yok.
- It is no use asking for her help.
Benden para istemenin faydası yok.
- It is no use asking me for money.
John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı.
- John helped himself to several pieces of pie without asking.
Sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı.
- I had scarcely entered the class before the students started asking questions.
O her zaman aptal sorular soruyor.
- He's always asking silly questions.
Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim.
- As soon as I entered the class, the students started asking questions.
İstemiş olduğunuz gibi, yeni çekilmiş bir vesikalık fotoğrafımı ekledim.
- As you requested, I have attached a recent passport-sized photograph.
Emirlerime uymanı istemeliyim.
- I must request you to obey my orders.