the turbulence left in the air by a moving airplane

listen to the pronunciation of the turbulence left in the air by a moving airplane
İngilizce - Türkçe

the turbulence left in the air by a moving airplane teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

wash
yıkamak

Benim işim bulaşık yıkamaktır. - My job is to wash dishes.

Mike bugün annesinin arabasını yıkamak zorunda değil. - Mike doesn't have to wash his mother's car today.

wash
{f} yıkanmak

Gömlek çok kirli. Sen okula gitmeden önce, o yıkanmak zorunda. - The shirt is very dirty. Before you go to school, it has to be washed.

Ben yemek yememizden önce yıkanmak isterim. - I'd like to wash up before we eat.

wash
{f} suyla temizlemek
wash
badana
wash
yıpranmadan yıkanabilir olmak
wash
çamaşırhane
wash
yıkanacak çamaşırlar
wash
{i} sulu yemek (kötü)
wash
(isim) yıkama, yıkanma, losyon, bulaşık suyu, sulu yemek (kötü), mutfak artığı, antiseptik sıvı, çalkantı sesi, dalga sesi, dümen suyu, erezyon, uçak izi, kıyıya vuran süprüntü, ince boya tabakası
wash
{f} erezyona uğratmak
wash
(fiil) erezyona uğratmak, yıkamak, yıkayıp temizlemek, aşındırmak, suyla temizlemek, taşımak (sular), badanalamak, boyamak, yıkanmak, elini yüzünü yıkamak, inandırmak, yıkanır olmak
wash
{f} ince maden/boya tabakasıyla kaplamak; yaldızlamak
wash
yıkanacak

Jane'in yıkanacak çok giysisi var. - Jane has a lot of clothes to wash.

wash
{i} uçak izi
wash
{f} yıkanır olmak
wash
{f} badanalamak
wash
{f} elini yüzünü yıkamak
wash
{f} ıslatmak
wash
{f} boyamak
wash
{i} mutfak artığı
İngilizce - İngilizce
wash
the turbulence left in the air by a moving airplane

    Heceleme

    the tur·bu·lence left in the A·ir by a mo·ving air·plane

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi tırbyılıns left în dhi er bay ı muvîng erpleyn

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈtərbyələns ˈleft ən ᴛʜē ˈer ˈbī ə ˈmo͞ovəɴɢ ˈerˌplān/ /ðiː ˈtɜrbjələns ˈlɛft ɪn ðiː ˈɛr ˈbaɪ ə ˈmuːvɪŋ ˈɛrˌpleɪn/