the surface quality

listen to the pronunciation of the surface quality
İngilizce - Türkçe

the surface quality teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

finish
itmam etmek
finish
(Teknik,Tekstil) aprelemek
finish
(Teknik,Tekstil) apre
finish
(Tekstil) çile
finish
bozmak
finish
son

İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula. - Apply two coats of the paint for a good finish.

İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım. - Having finished my work, I left the office.

finish
bitiş

Bob bitiş çizgisine ilk önce ulaştı. - Bob reached the finish line first.

Orada Akai onlara katılır ve bu bitiş çizgisinin önünde herkese açık bir yarışma olur. - There Akai joins them and it becomes a free-for-all in front of the finish line.

finish
bitirmek

Tom evi bitirmek için ne kadar çok paraya ihtiyacı olacağını hesaplıyor. - Tom is estimating how much money he'll need to finish the house.

Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız. - It is utterly impossible to finish the work within a month.

finish
{f} bitmek

Raporla işim bitmek üzere. - I'm just about finished with the report.

Burada işimiz neredeyse bitmek üzere. - We're just about finished here.

finish
{f} k.dili. bitirmek
finish
{f} sona ermek
finish
{i} son kat boya
finish
{f} sonuçlanmak
finish
telef etmek
finish
rötuş

Tom tabloya birkaç son rötuşları ekledi. - Tom added a few finishing touches to the painting.

Ben şimdi son rötuşları yapıyorum. - I'm adding the finishing touches now.

finish
dili yok etmek
finish
{f} k.dili. öldürmek, işini bitirmek
finish
(isim) son, bitiş, sona erme, kusursuzluk, mükemmellik, tamamlama, son kat boya, cila
finish
{f} mükemmelleştirmek
surface quality
(Nükleer Bilimler) yüzey kalitesi
İngilizce - İngilizce
finish
surface quality
a numerical description of the flatness or roughness of a surface, especially an optical or machined surface
the Quality
Alternative capitalization of the quality. (the Upper Class)
the quality
The upper class, the high society, the gentry; the people of quality

Yet they did not pretend to be members of ‘the quality’, the people of fashion, the cosmopolitan beau monde or the ton, although they were not above harping on their exalted acquaintances among the nobility or the antiquity of their lineage when they saw fit.

the surface quality

    Heceleme

    the sur·face qua·li·ty

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi sırfıs kwälıti

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈsərfəs ˈkwälətē/ /ðiː ˈsɜrfəs ˈkwɑːlətiː/