Bir çocukluk hastalığı onu kör bıraktı. - A childhood illness left her blind.
Bir çocukluk hastalığı onu kör bıraktı.
A childhood illness left her blind.
O, bir çocukluk arkadaşıdır. - He is a childhood friend.
O, bir çocukluk arkadaşıdır.
He is a childhood friend.
Çocukluk çağında, zaman yavaş olarak geçer. - In childhood, time passes slowly.
Çocukluk çağında, zaman yavaş olarak geçer.
In childhood, time passes slowly.