İngilizce - Türkçe
the space covered by an optical instrument at one view teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- field
- {i} tarla
Tarla kır çiçekleriyle dolu.
-The field is full of wild flowers.
Tarlalarda çalışıyorlar.
-They work in the fields.
- field
- {i} savaş alanı
Yaralı askerler savaş alanında bırakıldı.
-The wounded soldiers were left in the field.
- field
- {f} cevabı yapıştırmak
- field
- {i} çalışma alanı
O benim çalışma alanım değil.
-That is not my field of work.
Benim çalışma alanım dilbilimdir.
-My field of study is linguistics.
- field
- cevaplandırmak
- field
- mera
Meralarda dolaşmayı severim.
-I like to roam about the fields.
- field
- otlak
- field
- açık arazi
- field
- çalışma
Çiftçiler tarlada çalışmakla meşgul.
-Farmers are busy working in the field.
Ana çalışma alanınız nedir?
-What's your major field of study?
- field
- iş
Bilgisayarlar her yeri işgal etti.
-Computers have invaded every field.
- field
- {i} saha
Kate şimdi sahada çalışıyor.
-Kate is running in the field now.
Saha gezisini çok eğitici buldum.
-I found the field trip very educational.
- field
- fırsat
- field
- {i} çayır; otlak, mera
- field
- (Tıp) Saha, alan
- field
- {f} (bir spor takımını) sahaya çıkarmak
- field
- (fiil) sahaya çıkarmak, cevabı yapıştırmak, top atmak (kriket)
- field
- top oyunlarında meydancı olmak
- field
- oyun sahası
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
the space covered by an optical instrument at one view teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- field
the space covered by an optical instrument at one view
Heceleme
the space cov·ered by an op·ti·cal in·stru·ment at one viewTürkçe nasıl söylenir
dhi speys kʌvırd bay ın äptîkıl înstrımınt ät hwʌn vyuTelaffuz
/ᴛʜē ˈspās ˈkəvərd ˈbī ən ˈäptəkəl ˈənstrəmənt ˈat ˈhwən ˈvyo͞o/ /ðiː ˈspeɪs ˈkʌvɜrd ˈbaɪ ən ˈɑːptɪkəl ˈɪnstrəmənt ˈæt ˈhwʌn ˈvjuː/
Resimler
Geçmiş
Favoriler