Hiç yurt dışında bulundun mu?
- Have you ever been to a foreign country?
Tom yurtluğunda yaşıyor.
- Tom lives on his country estate.
Her şahıs memleketin kamu hizmetlerine eşitlikle girme hakkını haizdir.
- Everyone has the right of equal access to public service in his country.
O, memleketine ihanet etti.
- He betrayed his country.
Köy hayatı şehir hayatından daha sağlıklıdır.
- Country life is healthier than city life.
Her yaz köye giderim.
- I go to the country every summer.
Tom ülkesine sadık bir vatandaştır.
- Tom is a loyal citizen of his country.
Büyük sanatçıların vatanı yoktur.
- Great artists have no country.
Bu ülkenin halkı siyasi yönetimden hayalkırıklığına uğradı.
- The people of this country have become disillusioned with the political establishment.
Benim ülkemde halkımız kendilerinden daha akıllı olanları sevmezler.
- In my country, our people don't like others who are cleverer than them.
Uluslararası bir ticaret yasağı, o ülkenin ekonomisi için bardağı taşıran son damla olabilir.
- An international trade ban could be the last straw for that country's economy.
O ülke, ulusumuzun iç işlerine karıştı.
- That country intervened in the internal affairs of our nation.
Kırsal bölge güzeldir.
- The countryside is beautiful.
Terörizm, bir ülkenin bölünmesi ve ayrılıkçı bölgelerin oluşumu için en önemli faktördür.
- Terrorism is the most important factor for the division of a country and the creation of autonomous regions.
Tom'un niçin kırsal alanda yaşamayı tercih ettiğini düşünüyorsun?
- Why do you think Tom prefers living in the country?
Tom ve Mary kırlarda uzun bir yürüyüş yaptılar.
- Tom and Mary took a long walk through the countryside.
Hükümet ülkemizi temiz ve yeşil hale getirmek için çaba sarf etmiştir.
- The government has made efforts to make our country clean and green.
Ben kırsalda bir hafta geçirdikten sonra tamamen tazelenmiş hissediyorum.
- I feel completely refreshed after spending a week in the country.