the primary meeting place for a unique collection of campers

listen to the pronunciation of the primary meeting place for a unique collection of campers
İngilizce - Türkçe

the primary meeting place for a unique collection of campers teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

cabin
{i} kabin

Kabinenin her üyesi mevcuttu. - Every member of the cabinet was present.

Bir kabine oluşturmak zordur. - Forming a cabinet is difficult.

cabin
kamara

Tom ve Mary balayıları için İtalya yakınında vapurla seyahate çıktılar fakat gemi battı ve Tom kamarasında boğuldu. - Tom and Mary went on a cruise near Italy for their honeymoon, but the ship sank and Tom was drowned in his cabin.

Tom kamaraya geri gitti. - Tom has gone back to the cabin.

cabin
tahta kulübe
cabin
pilot kabini
cabin
{i} uçakta öndeki özel bölüm
cabin
tahdit etmek
cabin
{i} kulübe

Tom ormanda küçük bir kulübede tek başına yaşar. - Tom lives all by himself in a small cabin in the woods.

Naoki fakirdi ve bir kulübede yaşardı. - Naoki was poor and lived in a cabin.

cabin
{f} kabin veya kamarada yaşamak
cabin
kamara/kulübe/kabin
cabin
{i} hücre
cabin
cabin class ikinci sınıf
cabin
cabin boy kamarot
cabin
küçük bir yere kapamak
İngilizce - İngilizce
cabin
the primary meeting place for a unique collection of campers

    Heceleme

    the pri·ma·ry meet·ing place for a u·nique col·lec·tion of campers

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi praymeri mitîng pleys fôr ı yunik kılekşın ıv kämpırz

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈprīˌmerē ˈmētəɴɢ ˈplās ˈfôr ə yo͞oˈnēk kəˈleksʜən əv ˈkampərz/ /ðiː ˈpraɪˌmɛriː ˈmiːtɪŋ ˈpleɪs ˈfɔːr ə juːˈniːk kəˈlɛkʃən əv ˈkæmpɜrz/