the percentage the house wins on a gamble

listen to the pronunciation of the percentage the house wins on a gamble
İngilizce - Türkçe

the percentage the house wins on a gamble teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

hold
{i} tutma

Tom'un şu ana kadar yapmayı denemek istediği en tehlikeli şey zehirli bir yılanı tutmaktı. - The most dangerous thing Tom ever wanted to try to do was to hold a poisonous snake.

Tom barajın tutmayacağını bilemezdi. - Tom had no way of knowing that the dam wouldn't hold.

hold
savunmak (mevzi)
hold
sığınacak yer
hold
arkası kesilmemek
hold
bekletme
hold
tutmak

Tom'un şu ana kadar yapmayı denemek istediği en tehlikeli şey zehirli bir yılanı tutmaktı. - The most dangerous thing Tom ever wanted to try to do was to hold a poisonous snake.

Oluklu kaşıklar geleneksel pelin ayininde belirli bir role sahiptir.Onlar bir adet küp şekeri soğuk suyla bardaklarının içine eritmek için küp şekeri bardağın üstünde tutmak için kullanılır. - Slotted spoons have a particular role in the traditional absinthe ritual. They are used to hold a sugar cube over a glass as one dissolves it into her drink with cold water.

hold
farzetmek
hold
devam etmek
hold
{i} tutuş

Sadece el ele tutuşuyorduk. - We were just holding hands.

Tom ve Mary el ele tutuşuyorlar. - Tom and Mary are holding hands.

hold
yapmak

Yarın öğleden sonra ilk olarak personel toplantısı yapmak istiyorum, bu yüzden konferans salonunu ayırır mısın? - I'd like to hold a staff meeting first thing tomorrow afternoon, so could you reserve the conference room?

hold
oluşturm
hold
{f} alıkoymak
hold
{f} barındırmak
hold
{f} geçerli olmak
hold
sahip olmak
hold
{f} dayanmak
hold
{i} geminin iç tarafı
İngilizce - İngilizce
hold
the percentage the house wins on a gamble

    Heceleme

    the per·cent·age the House wins on a Gam·ble

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi pırsentıc dhi haus wînz ôn ı gämbıl

    Telaffuz

    /ᴛʜē pərˈsentəʤ ᴛʜē ˈhous ˈwənz ˈôn ə ˈgambəl/ /ðiː pɜrˈsɛntəʤ ðiː ˈhaʊs ˈwɪnz ˈɔːn ə ˈɡæmbəl/