İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı.
- The fire had spread to the next building before the firemen came.
Bir sonraki rehberli tur saat kaçta?
- When is the next guided tour?
Tom Mary'ye ertesi gün boş olup olmadığını sordu.
- Tom asked Mary if she was free the next day.
Tom ve Jane tartıştılar fakat ertesi sabah barıştılar.
- Tom and Jane quarreled, but they made up the next morning.
Bundan sonraki cadde nedir?
- What is the next street after this?
Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak.
- Prince Charles will be the next British king.
Daha sonra ne oldu bilmiyorum.
- What happened next, I don't know.
Daha sonra ne olacağını anlatmak yok.
- There is no telling what will happen next.
Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak.
- Prince Charles will be the next British king.
Bundan sonra ne yapacağımı bilmiyorum.
- I don't know what I'm going to do next.
Önümüzdeki cuma onu göreceğim.
- I'll see him next Friday.
Önümüzdeki ayın başında Tokyo'ya varacak.
- She will arrive in Tokyo at the beginning of next month.
O bizim bitişik komşumuz.
- He is our next door neighbor.
Bitişik komşudan gelen müzik yüksek ve rahatsız ediciydi.
- The music coming from next door was loud and annoying.
Daha sonra ne oldu bilmiyorum.
- What happened next, I don't know.
Tom daha sonra ne yapması gerektiğini merak ederek merdivenlerin alt kısmında oturdu.
- Tom sat at the bottom of the stairs wondering what he should do next.
Tom sınıfta Mary'nin yanında oturdu.
- Tom sat next to Mary in class.
Bay Johnson'ın evi evimin yanındadır.
- Mr Johnson's house is next to my house.
Senin yanına oturabilir miyim?
- May I sit next to you?
Tom Mary'nin yanına oturdu.
- Tom sat next to Mary.
Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.
- The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.
Tom bitişikte yaşayan adamla geçinemiyor.
- Tom doesn't get along with the man who lives next door.
I'll know better next time.