Sevmek kolay fakat sevilmek zordur.
- It is easy to love, but hard to be loved.
Hayattaki en büyük mutluluk sevmek ve sevilmek.
- It is the greatest happiness in life to love and to be loved.
Aşk onu rüyalarında görmektir.
- Love is seeing her in your dreams.
Aşk dünyayı döndürür.
- Love makes the world go round.
Anne sevgisi en muhteşem şeydir.
- Maternal love is the greatest thing.
Yoksulluk kapıdan içeri girdiğinde, sevgi pencereden dışarı uçar.
- When poverty comes in at the door, love flies out the window.
Onun sevgilisi İngiliz hükümeti için çalışan bir casus.
- Her lover is a spy working for the British government.
Sevgilim beni sevmiyor.
- My lover doesn't love me.
Yaramaz oğul, babasını sevdi.
- The mischievous son loved his dad.
Tom bir aşk mektubu yazmasına yardım etmemi istedi.
- Tom asked me to help him write a love letter.
Sana âşık olmaktan kendimi alamadım.
- I couldn't help but fall in love with you.
Âşık olmak için çok gençsin.
- You are too young to be in love.
Bir insan kendi annesini sevmelidir.
- One should love one's own mother.
Cennette sevmek için bekleyebilirim.
- I can wait to love in heaven.