Bir kalabalık olay yerinde toplandı.
- A crowd gathered at the scene.
Etrafta bir kalabalık toplandı.
- A crowd gathered around.
Bir insan kalabalığı, geçit resmini izlemek için toplandı.
- A crowd of people gathered to see the parade.
Tiyatronun girişinde bir insan kalabalığı vardı.
- There was a crowd of people at the entrance of the theater.
Salonda büyük bir kalabalık vardı.
- There was a large crowd in the hall.
Kalabalıkta birinin adımı seslendiğini duydum.
- I heard someone call my name in the crowd.
Kütüphanenin önünde bekleyen bir sürü öğrenci vardı.
- There was a crowd of students waiting in front of the library.