Boş bir koltuk var mı?
- Is there a vacant seat?
Hangi koltukları istiyorsunuz?
- Which seats do you like?
Afedersiniz, bu sandalye dolu mu?
- Excuse me, is this seat taken?
Hepimize yetecek kadar sandalye vardı.
- There were enough seats for all of us.
Tom Mary'ye bir yer ayırdı.
- Tom saved Mary a seat.
İyi bir yer alabilmek için Tom erken geldi.
- Tom showed up early so he could get a good seat.
Washington D.C. is the seat of the U.S. government.