the level of confidence one has in a proposition

İngilizce - Türkçe

the level of confidence one has in a proposition teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

assurance

inanca

assurance

vait

assurance

kendini beğenmişlik

assurance

söz

assurance

güvence

Ben her zaman ekonomik iyileşme hakkında güvence duyuyorum, ama ben hâlâ onu görmedim. - I always hear assurances about economic recovery, but I still haven't seen it.

Bana güvenceler verildi. - I've been given assurances.

assurance

sigorta

assurance

özgüven

assurance

{i} vâât

assurance

sigorta/teminat/özgüven

assurance

{i} pişkinlik

assurance

{i} güven

Bana güvenceler verildi. - I've been given assurances.

Ben her zaman ekonomik iyileşme hakkında güvence duyuyorum, ama ben hâlâ onu görmedim. - I always hear assurances about economic recovery, but I still haven't seen it.

assurance

(isim) güvence, teminât, vâât, söz, sigorta, güven, pişkinlik, kendinden eminlik, kendine çok güvenme

assurance

{i} kendine güven(me)

assurance

{i} kendine çok güvenme

assurance

{i} İng. sigorta: life assurance hayat sigortası

assurance

itikat

assurance

arsızlık

assurance

{i} kendinden eminlik

level of confidence

(Ticaret) güvenirlilik düzeyi

İngilizce - İngilizce

the level of confidence one has in a proposition teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

assurance

Heceleme

the lev·el of con·fi·dence one has in a prop·o·si·tion

Türkçe nasıl söylenir

dhi levıl ıv känfıdıns hwʌn hız în ı präpızîşın

Telaffuz

/ᴛʜē ˈlevəl əv ˈkänfədəns ˈhwən həz ən ə ˌpräpəˈzəsʜən/ /ðiː ˈlɛvəl əv ˈkɑːnfədəns ˈhwʌn həz ɪn ə ˌprɑːpəˈzɪʃən/