the language in which the article is published

listen to the pronunciation of the language in which the article is published
İngilizce - Türkçe

the language in which the article is published teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

language
{i} dil

Hiç şüphe yok ki İngilizce dünyada en çok konuşulan dildir. - It isn't a surprise that English is the world's most spoken language.

Yabancı dil öğrenmek zordur. - Learning a foreign language is difficult.

language
lisan

Onunla konuşurken lisanına dikkat etmelisin. - You should watch your language when you talk to her.

Sizin lisanınızı anlamıyorum. - I can't understand your language.

language
{i} mesleki dil
language
(Dilbilim) dil yetisi
language
(Bilgisayar) konuşulur

İspanya'da birçok dil konuşulur. - They speak many languages in Spain.

Kore'de hangi dil konuşulur? - What language do they speak in Korea?

language
edebiyat
language
(Dilbilim) dilyetisi
language
sertlanguage
language
ağır söz
language
kompütör lisanı
language
(Askeri) DİL, MAKİNA DİLİ: Haber ve bilgileri göstermek ve bunları halk arasında veya halkla makina arasında alıp vermek için kullanılan bir sistem. Böyle bir sistem; dikkatle belirtilmiş bir harf grubu ile bu harfleri kelime veya ifade şeklinde daha geniş birimler halinde birleştiren kurallardan ve özel anlamlar meydana getirecek kelime düzme ve kullanma kurallarından ibarettir
language
finger language sağırların kullandığı parmak işaretleri ile konuşulanstrong language küfür
language
bir kabileye veya bir yere mahsus lehçe
language
herhangi bir ifade tarzı
language
konuşma kabiliyeti
İngilizce - İngilizce
language
the language in which the article is published

    Heceleme

    the lan·guage in which the ar·ti·cle I·s published

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi länggwıc în hwîç dhi ärtıkıl îz pʌblîşt

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈlaɴɢgwəʤ ən ˈhwəʧ ᴛʜē ˈärtəkəl əz ˈpəbləsʜt/ /ðiː ˈlæŋɡwəʤ ɪn ˈhwɪʧ ðiː ˈɑːrtəkəl ɪz ˈpʌblɪʃt/