the greatest lower bound of two elements of a lattice

listen to the pronunciation of the greatest lower bound of two elements of a lattice
İngilizce - Türkçe

the greatest lower bound of two elements of a lattice teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

meet
buluşmak

Seninle gerçek hayatta buluşmak harikaydı. - It was awesome to meet you in real life!

Tom Mary ile yeniden buluşmak için istekli. - Tom is eager to meet Mary again.

meet
{f} tanışmak

Bir gün gerçekten başka bir Esperantist ile tanışmak istiyorum. - I really would like to meet another Esperantist some day...

O seninle tanışmak istiyor. - He wants to meet you.

meet
{i} yarışma

Atletizm yarışması 15 Ekim'de düzenlendi. - The athletic meet took place on October 15.

Atletizm yarışması yıllık bir etkinliktir. - The athletic meet is an annual event.

meet
-e rastlamak
meet
ile karşılaşmak
meet
yüzyüze gelmek
meet
ödemek (masraf/borç vb'ni)
meet
tatmin etmek
meet
buluş

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi. - She promised to meet him at the coffee shop.

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi. - He promised to meet him at the coffee shop.

meet
yerine getirmek
meet
rastlamak

Sana rastlamak ne güzel. Ben bir karıncayiyenim. - Pleased to meet you. I am an anteater.

Boston'a gelmemin nedeni, evlenmeyi umduğum kadına rastlamaktır. - The reason I came to Boston is to meet the woman I hope to marry.

meet
doyurmak
meet
karşılama

O dün gece onu karşılamak için söz verdi. - She promised to meet him last night.

Beni istasyonda karşılamayı unutma. - Do not forget to meet me at the station.

meet
karşı karşıya gelmek
meet
dokunmak
meet
değmek
meet
rast gelmek
meet
buluşma

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi. - She promised to meet him at the coffee shop.

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi. - She promised to meet her at the coffee shop.

meet
(isim) karşılaşma, yarışma
İngilizce - İngilizce
meet
the greatest lower bound of two elements of a lattice

    Heceleme

    the great·est Low·er bound of two elements of a lat·tice

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi greytıst lōır baund ıv tu elımınts ıv ı lätıs

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈgrātəst ˈlōər ˈbound əv ˈto͞o ˈeləmənts əv ə ˈlatəs/ /ðiː ˈɡreɪtəst ˈloʊɜr ˈbaʊnd əv ˈtuː ˈɛləmənts əv ə ˈlætəs/