O, onun söylediğine kulaklarını kapattı.
- She closed her ears to what he was saying.
Müzik kulakları tatmin eder.
- Music gratifies the ears.
Senin onun duyma yeteneğini yükseltebileceğini sanmıyorum.
- I don't think you can gain his ear.
He is in the fields, harvesting ears of corn.