O, birincilik ödülünü kazanmakla övündü.
- She boasted of having won the first prize.
Kimin birinci olduğuna karar vermek için kura çekelim.
- Let's draw lots to decide who goes first.
Bir insan her şeyden önce konuşması ile değerlendirilir.
- One is judged by one's speech first of all.
İki hafta önce, ilk kez Disneyland ziyaret ettim.
- Two weeks ago, I visited Disneyland for the first time.
Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar.
- In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.
1958'de, Brezilya ilk Dünya Kupası zaferini kazandı.
- In 1958, Brazil won its first World Cup victory.
Öncelikle, onun niçin öyle düşündüğünü anlamaya çalışacağım.
- First, I'll try to understand why he thinks so.
Lütfen bana öncelikle ne yapmam gerektiğini söyle.
- Please tell me what I should do first.
O, birincilik ödülünü kazanmakla övündü.
- She boasted of having won the first prize.
Benim için büyük sevinç, o birincilik ödülünü kazandı.
- To my great delight, he won the first prize.
Farzet ki işten atıldın, ilk olarak ne yaparsın?
- Suppose you are fired, what will you do first?
Hangisi ilk olarak geldi? Yumurta mı yoksa tavuk mu?
- What came first? The egg or the hen?
Öncelikli olarak yapacak bir şeyim var.
- I have something to do first.
En başta gitar çalamıyordum.
- At first, I couldn't play the guitar.
İlk başta, Meg vatan hasreti çekti.
- At first, Meg was homesick.
İki yılda ilk kez bir film izledim.
- I saw a movie for the first time in two years.
Paris'e ilk kez gitti.
- She went to Paris for the first time.
İki hafta önce, ilk kez Disneyland ziyaret ettim.
- Two weeks ago, I visited Disneyland for the first time.
Tom on beş yıldan daha önce ilk eşinden boşandı.
- Tom divorced his first wife more than fifteen years ago.
Onun mükemmel bir yazar olduğunu söylemek abartı değildir.
- It is no exaggeration to say that he is a first-rate writer.
İlk başta mükemmel bir adam gibi görünüyordu.
- At first, he seemed like the perfect guy.
Onun hakkında konuşmak için birinci olmak isteyen kimse olmadığı ortaya çıktı.Şimdi ne yaparız?
- It turned out there was nobody who would be the first to talk about it. What do we do now?
Kimin birinci olduğuna karar vermek için kura çekelim.
- Let's draw lots to decide who goes first.
İlk başta her insan 10 ABD doları ödemişti.
- At first each man had paid $10.
İlk başta, onların hepsi onun masum olduğuna ikna oldular.
- At first, they were all convinced he was innocent.
Tom her ayın ilk gününde kira öder.
- Tom pays rent on the first day of every month.
Kiranı her zaman ayın ilk gününde ödemen gerekiyor.
- You're supposed to always pay your rent on the first of the month.
Yunanların önde gelen tanrısı Zeus'u şereflendirmek için İsa'dan Önce 776'da ilk Olimpiyat oyunları Olimpos Dağının eteğinde düzenlendi.
- In 776 B.C., the first Olympic Games were held at the foot of Mount Olympus to honor the Greeks' chief god, Zeus.
Başlangıçta stajyerler bu şirkette sakardılar.
- At first, the trainees were awkward in his company.
Başlangıçta, ondan hoşlanmadım.
- At first, I didn't like him.
Tom evvela oraya gitmek istemedi.
- Tom never wanted to go there in the first place.
Bu evvela üzerinde çalışmamız iktiza eden meseledir.
- This is the problem we should work on first.
Lütfen ilk önce halıyı temizle.
- Please beat the rug, first.
Ben ilk önce biraz pasta yemek istiyorum.
- I want to eat some cake first.
There was a close play at first.
THE favourable reception the Orrery has met with from Perſons of the firſt diſtinction, and from Gentlemen and Ladies in general, has induced me to add to it ſeveral new improvements in order to give it a degree of Perfection; and diſtinguiſh it from others ; which by Piracy, or Imitation, may be introduced to the Public.
This is a first. For once he has nothing to say.
The first will be the last.
- The first will be last.
The first will be last.
- The first will be the last.
... A first API is called Fused Location Provider. ...
... first basic smartphone, everyone can easily access all ...