the engine speed when the car isn't moving

listen to the pronunciation of the engine speed when the car isn't moving
İngilizce - Türkçe

the engine speed when the car isn't moving teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

idle
boşta

Onun meşgul olduğunu sanıyordum ama tam tersine boştaydı. - I thought he was busy, but on the contrary he was idle.

İnsanlar kadar zengin olurlarsa olsunlar, boşta olmamalılar. - No matter how rich a man may be, he ought not to be idle.

idle
boş duran

Boş duran eller şeytanın aletidir. - Idle hands are the devil's tool.

idle
(Bilgisayar) boş durma
idle
(Politika, Siyaset) gerçeklere dayanmayan
idle
eylemsiz
idle
işsiz
idle
yararsız
idle
boş

İnsanlar kadar zengin olurlarsa olsunlar, boşta olmamalılar. - No matter how rich a man may be, he ought not to be idle.

O, boş fantezilere sahip gibi görünüyor. - He seems to be possessed with idle fancies.

idle
{s} haylaz
idle
{f} boş durmak
idle
{s} boş, asılsız (söz/vaat/tehdit)
idle
(sıfat) boş, kullanılmayan, başıboş, yersiz, gereksiz, işsiz güçsüz, aylak, boşa geçen, haylaz, işe yaramaz, işlemeyen, çalışmayan, tembel, avare, verimsiz
idle
{s} avare

Çalışma avareliğe tercih edilir. - Work is preferable to idleness.

idle
{s} boş (vakit)
idle
boşta çalışmak idle mo ments boş zamanlar idle pulley
idle
{s} işsiz, aylak
idle
{s} gereksiz
idle
{s} kullanılmayan
idle
{s} işsiz güçsüz
idle
{s} verimsiz
İngilizce - İngilizce
(Otomotiv) idle
the engine speed when the car isn't moving

    Heceleme

    the en·gine speed when the car is·n't mo·ving

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi encın spid hwen dhi kär îzınt muvîng

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈenʤən ˈspēd ˈhwen ᴛʜē ˈkär əzənt ˈmo͞ovəɴɢ/ /ðiː ˈɛnʤən ˈspiːd ˈhwɛn ðiː ˈkɑːr ɪzənt ˈmuːvɪŋ/