the drug secobarbital; a capsule of this drug

listen to the pronunciation of the drug secobarbital; a capsule of this drug
İngilizce - Türkçe

the drug secobarbital; a capsule of this drug teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

red
kırmızı

Neden bankı kırmızıya boyadın? - Why did you paint the bench red?

Kırmızı bir spor araba aldım. - I bought a red sports car.

red
{s} kırmızı (renk)
red
değersiz
red
(cilt) pembe
red
komünist
red
{s} gen. b.h. kızıl, komünist
red
{s} kırmızı, kızıl, al
red
{i} borç

Bizim aile bütçesi borçludur. - Our family budget is in the red.

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz. - The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years.

red
{s} kızıl saçlı

Tom kızıl saçlı, değil mi? - Tom is a redhead, isn't he?

John kızıl saçlı bir kadını öptü. - John kissed any woman with red hair.

red
{i} kızılderili
red
{s} solcu
red
kırmızı boya

Babam posta kutusunu kırmızı boyadı. - My father painted the letterbox red.

Bu kan değil. Sadece kırmızı boya. - This isn't blood. It's just red paint.

red
komunist
red
red admiral kırmızı renkli güzel bir kelebek
red
(sıfat) rus, kırmızı, kırmızı (renk), kızarmış, al, kızıl, komünist, solcu, kızgın, kızıl saçlı, kızıl tüylü, kızılderili
red
anarşist
red
{i} borçlu bakiye
red
(isim) kırmızı, kızıl, kızılderili, borç, borçlu bakiye
İngilizce - İngilizce
red
the drug secobarbital; a capsule of this drug