Denizaltı, okyanusun derinliklerinde saklandı.
- The submarine hid in the depths of the ocean.
Bence Dünya'nın derinliklerinde daha fazla altın olmalı.
- I think there must be much gold in the depths of the Earth.
21 ay önce kışın derinliklerinde başlayan şey bu sonbahar gecesinde sona eremez.
- What began 21 months ago in the depths of winter cannot end on this autumn night.
Bilim adamları okyanusun derinliklerini keşfetmek için bir batisfer kullandılar.
- The scientists used a bathysphere to explore the depths of the ocean.