İngilizce - Türkçe
the departure of a vessel from a port riding in a sailboat teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- sailing
- deniz yolculuğu
Tom'la deniz yolculuğuna gitmeyi gerçekten dört gözle bekliyorum.
-I'm really looking forward to going sailing with Tom.
- sailing
- {i} denize açılma
Ben denize açılmak istedim.
-I wanted to go sailing.
Tom bizimle denize açılmaya gelmek istemiyordu.
-Tom didn't want to come sailing with us.
- sailing
- (Askeri) denizde giderek
- sailing
- sefer
- sailing
- yelken kullanma
- sailing
- gemicilik
- sailing
- {f} denizde yol al
- sailing
- {i} yelkencilik
Yelkencilikte çok iyiyim.
-I'm very good at sailing.
Yelkencilikle ilgili çok şey biliyorum.
-I know a lot about sailing.
- sailing
- geç/yönet/git
- sailing
- {i} gemi ile yolculuk
- sailing
- {i} yelken sporu
Tom yelken sporuna gitmenin eğlenceli olacağını düşündü.
-Tom thought that it would be fun to go sailing.
Yelken sporu balık tutmaktan daha eğlencelidir.
-Sailing is more fun than fishing.
- sailing
- {i} den. kalkış saati
- sailing
- {i} gemi yolculuğu
Pazartesi günü gemi yolculuğuna gidiyoruz.
-We're going sailing on Monday.
- sailing
- kalkış saati
- sailing
- sailing orders sefer talimatı
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
the departure of a vessel from a port riding in a sailboat teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- sailing
the departure of a vessel from a port riding in a sailboat
Heceleme
the de·par·ture of a ves·sel from a port rid·ing in a sail·boatTürkçe nasıl söylenir
dhi dîpärçır ıv ı vesıl fırm ı pôrt raydîng în ı seylbōtTelaffuz
/ᴛʜē dəˈpärʧər əv ə ˈvesəl fərm ə ˈpôrt ˈrīdəɴɢ ən ə ˈsālˌbōt/ /ðiː dɪˈpɑːrʧɜr əv ə ˈvɛsəl fɜrm ə ˈpɔːrt ˈraɪdɪŋ ɪn ə ˈseɪlˌboʊt/
Resimler
Favoriler