the daughter of one's son or daughter

İngilizce - Türkçe

the daughter of one's son or daughter teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

granddaughter

Kız torun

Onun eşit sayıda erkek ve kız torunları var. - She has an equal number of grandsons and granddaughters.

O yaşlı kadın kız torununa gülümsedi. - That old woman smiled at her granddaughter.

granddaughter

(isim) torun

granddaughter

{i} torun

Torunum karımı dinliyor. - My granddaughter is listening to my wife.

Yaklaşık senin yaşında bir kız torunum var. - I have a granddaughter about your age.

İngilizce - İngilizce

the daughter of one's son or daughter teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

granddaughter

İlgili Terimler

daughter of one's son or daughter

{i} granddaughter

Heceleme

the daugh·ter of one's son or daugh·ter

Türkçe nasıl söylenir

dhi dôtır ıv wʌnz sʌn ır dôtır

Telaffuz

/ᴛʜē ˈdôtər əv ˈwənz ˈsən ər ˈdôtər/ /ðiː ˈdɔːtɜr əv ˈwʌnz ˈsʌn ɜr ˈdɔːtɜr/