the core, central part (of something), round which others are assembled

listen to the pronunciation of the core, central part (of something), round which others are assembled
İngilizce - Türkçe

the core, central part (of something), round which others are assembled teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

nucleus
(Denizbilim) nukleus
nucleus
(Arılık) ruşet
nucleus
çekirdek

Çekirdekte büyük bir enerji hapsedilmiştir. - A great deal of energy is locked up in the nucleus.

Bir kuyruklu yıldızın çekirdek denilen ayrı bir merkezi vardır. - A comet has a distinct center called a nucleus.

nucleus
esas
nucleus
öz
nucleus
Çekirdek, atomun merkez kısmı, nüve
nucleus
omurilik veya beyinde sinir hücreleri yığını
nucleus
kuyrukluyıldızın parlak başı
nucleus
(Biyoloji) nükleus
nucleus
{ç} nu.cle.i (nu'kliyay)
nucleus
{i} çekirdek, öz, nüve
nucleus
(Tıp) Beyinde bir hücreler yığını
nucleus
(isim) atom çekirdeği, çekirdek, nüve, öz, sinir hücreleri yığını
nucleus
{i} atom çekirdeği

Protonlar bir atom çekirdeğinde bulunabilirler. - Protons can be found at the nucleus of an atom.

nucleus
{i} sinir hücreleri yığını
nucleus
atomun merkez kısmı
nucleus
(Tıp) (nuclei)
İngilizce - İngilizce
nucleus
the core, central part (of something), round which others are assembled