the contents of such a container

listen to the pronunciation of the contents of such a container
İngilizce - Türkçe

the contents of such a container teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bottle
şişe

Bir şişe salata yağı aldım. - I bought a bottle of salad oil.

Bira şişeleri camdan yapılır. - Bottles of beer are made of glass.

bottle
emzik
bottle
(Tıp) Bebeğin beslenmesinde kullanılan ağzı emzikli şişe, biberon
bottle
{i} içki

Tom şişeye uzandı ve Mary'ye bir içki daha koydu. - Tom reached for the bottle and poured Mary another drink.

Tom şişeyi aldı ve kendine bir içki doldurdu. - Tom picked up the bottle and poured himself a drink.

bottle
{f} şişeye doldurmak
bottle
{i} biberon

Onu emzirir misin yoksa biberonla mı beslersin? - Do you breastfeed or bottlefeed him?

Biberonu bıraktıralım. - Let go of the bottle.

bottle
(Tıp) İçine sıvı madde konulan şişe
bottle
tüp

Bir şişe şampuan, bir tüp diş macunu kadar maliyetlidir. - A bottle of shampoo costs as much as a tube of toothpaste.

bottle
şişelemek
bottle
(fiil) şişeye doldurmak, şişelemek, kavanozlayıp saklamak
bottle
biberonla beslenmek
bottle
susturmak
bottle
şişeye koymak
bottle
bottle up şişelere doldurup sakla
bottle
bebekler için süt
bottle
bottle gourd sukabağı
bottle
the bottle alkollü içki
bottle
bottle şişele
İngilizce - İngilizce
bottle

I only drank a bottle of beer.

the contents of such a container

    Heceleme

    the contents of such a con·tain·er

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi kıntents ıv sʌç ı kınteynır

    Telaffuz

    /ᴛʜē kənˈtents əv ˈsəʧ ə kənˈtānər/ /ðiː kənˈtɛnts əv ˈsʌʧ ə kənˈteɪnɜr/