the common english flounder

listen to the pronunciation of the common english flounder
İngilizce - Türkçe

the common english flounder teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

butt
{i} izmarit

Arkadaşım, önündeki arabanın sürücüsünün camdan dışarıya bir sigara izmariti attığını görünce çok sinirlendi. - My friend was very angry when he saw the driver of the car in front of him throw a cigarette butt out the window.

Yangının nedeni onun sigara izmaritiydi. - The cause of the fire was his cigarette butt.

butt
süsmek
butt
bitişmek
butt
bitiştirmek
butt
{i}

Bir yarasa gökyüzünde bir kelebek gibi uçuyor. - A bat flying in the sky looks like a butterfly.

O, kelebeklerin nasıl uçtuğunu gözledi? - She observed how butterflies fly.

butt
kesmek
butt
göt
butt
{i} nişan
butt
{f} toslamak
butt
müdahale etmek
butt
{f} tos vurmak, süsmek, boynuzlamak
butt
{f} kafa atmak
butt
{i} sap
butt
bitişme
butt
{i} tos

Tom'un tostunda tereyağ isteyeceğini düşündüm. - I thought Tom would want butter on his toast.

Sabahleyin tostumda bol tereyağını severim. - I like lots of butter on my toast in the morning.

butt
herhangi bir şeyin enli ucu veya sapı
butt
{i} alay konusu kimse
İngilizce - İngilizce
butt
the common english flounder

    Heceleme

    the com·mon Eng·lish floun·der

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi kämın înglîş flaundır

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈkämən ˈəɴɢləsʜ ˈfloundər/ /ðiː ˈkɑːmən ˈɪŋlɪʃ ˈflaʊndɜr/