O, nihayet IBM'in başkanı oldu.
- He finally became the president of IBM.
Fransa Başkanı, Okinawa'yı ziyaret etti.
- The President of France visited Okinawa.
Bazı insanlar cumhurbaşkanının seyahat ederek çok fazla zaman harcadığını düşünüyor.
- Some people think the president spends too much time traveling.
Geçen yıl Cumhurbaşkanı ile tokalaştığımı asla unutmayacağım.
- I'll never forget shaking the President's hand last year.
O, bankanın genel müdürüdür.
- He's the president of the bank.
Genel müdür her bir adamı görevine atadı.
- The president appointed each man to the post.
Beyaz Rusya Devlet Başkanı Alexander Lukashenko Alexei Dudarev'i doğum günü hususunda tebrik etti.
- Belarusian President Alexander Lukashenko congratulated Alexei Dudarev upon his birthday.
Devlet Başkanının korumaları girişin önünde konuşlandırıldılar.
- The President's guards are stationed in front of the entrance.