the burning or discoloration produced on the skin by the heat of the sun; tan

listen to the pronunciation of the burning or discoloration produced on the skin by the heat of the sun; tan
İngilizce - Türkçe

the burning or discoloration produced on the skin by the heat of the sun; tan teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

sunburn
{i} bronzlaşma
sunburn
cildi güneşten yanmak
sunburn
güneşten yanma
sunburn
{f} (birinin) cildi güneşten yanmak: She sunburns easily. Onun cildi güneşten kolayca yanar
sunburn
güneşten yanmak
sunburn
güneş yanığı,v.güneşten yan: n.güneş yanığı
sunburn
{i} (ciltteki) güneş yanığı
sunburn
{i} güneş yanığı

Tom bütün gün güneşte kaldıktan sonra, burnunda güneş yanığı vardı. - After all day in the sun, Tom had a sunburned nose.

Christine tüm gün gölgede kaldı, çünkü güneş yanığı olmak istemiyordu. - Christine stayed in the shade all day, because she didn't want to get a sunburn.

sunburn
güneş yanık
sunburn
(Tıp) Uzun süre güneş ışınlarına maruz kalış nedeniyle deri yüzeyinde meydana gelen kızartı ve çoğu kez veziküller oluşması ile belirgin durum, güneş yanığı
İngilizce - İngilizce
sunburn
the burning or discoloration produced on the skin by the heat of the sun; tan

    Heceleme

    the burn·ing or dis·col·or·a·tion pro·duced on the skin by the heat of the sun; tan

    Telaffuz